“Para kazanmak için acı sos yapmıyorum, acı sos yaptığım için para kazanıyorum.”

Haberler

Amerika’daki ilk acı sos milyarderi olan David Tran, Vietnamlı bir mülteci olarak 150 milyon dolarlık bir imparatorluk kurmaya uzanan yolculuğu inanılmaz bir hikayeye sahip.

1979’da komünistlerin iktidara gelmesinin ardından Vietnam’dan kaçarak Los Angeles’a baharatlı yiyeceklere olan sevgisinden başka bir şey olmadan geldi.

Arabasında satarak başladığı işinde pazarlama veya satış ekibi olmadan, Tayland’ın çok sevilen sörf kasabası Si Racha’dan aldığı isimle acı sos yapmaya başladı.

Tran, markalaşmaya veya reklamcılığa değil, mümkün olan en iyi acı sosu yapmaya odaklandı. Kurutulmuş kırmızı biber yerine taze jalapenos kullandı, lezzet için sarımsak ekledi ve malzemeleri basit tuttu: kırmızı biber, şeker, tuz, sirke ve sarımsak.

Acı sosu o kadar lezzetliydi ki ünü kulaktan kulağa yayıldı. İnsanlar tadı, dokusu ve ısı seviyesini sevdiler. Neredeyse her şeyde kullanıyorlardı: pizza, yumurta, erişte, hamburger ve daha fazlası.
Tran’in bir pazarlama veya satış ekibine ihtiyacı yoktu, çünkü daha iyi bir şeyi vardı: dağıtım. Yerel Asya restoranları ve marketlerle ortaklık kurarak ürününü raflarına koydu ve yeni müşterilere ulaştı.

İlk günlerde, Tran’ın bir paketleyicisi ürünün “çok acı” olduğunu iddia etti ve tatlandırmak için domates eklemeyi önerdi. Tran kararlıydı: “Acı sos acı olmalı… Burada mayonez yapmıyoruz.”

Tran’ın acı sosu, gurmeler ve şefler arasında bir kült fenomen haline geldi, Bon Appétit gibi dergilerde yer aldı ve Obama gibi ünlüler tarafından övüldü.

Acı sosu, hayallerinin peşinden koşan bir göçmeni temsil ederek Amerika’da çok kültürlülüğün ve çeşitliliğin sembolü haline geldi. Baharatlı yiyecekleri seven farklı kültürlerden insanlara hitap etti. Etnik bir dokunuşla “Made in USA” tanımını yaptı.

Bugün Sriracha, yılda 20 milyondan fazla şişe satarak ve yıllık 150 milyon dolardan fazla gelir elde ederek dünyanın en popüler acı sosları arasında gösteriliyor.

Tran’ın “Sriracha” başarısının sırrı basitti: sadece tutkusunun peşinden gitmek. Trendlere veya rakiplere dikkat etmeden, büyüme veya kâr peşinde koşmadan, insanların sevdiği ve almaktan doyamadığı bir ürün yapmak.

“Para kazanmak için acı sos yapmıyorum, acı sos yaptığım için para kazanıyorum.”

Kaynak: Forbes

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir